Ece Kılıç Günay
Özel Eğitim Öğretmeni
Instagram: @ecotogretmen
Merhaba sevgili okurlar. Uzun zamandır dergimize yazamıyordum. Öncellikle herkesin affına sığınıyorum. Ve uzun zamandır, yazacağıma hep söz verdiğim kitap önerimi, sizlere sunuyorum.
Bir anneye önerdiğimde bu kitabı, “hocam, okudum ama tam anlayamadım, bana özetler misiniz?” demişti. Oysa Ebru Hanım (yazarı), yazılabilecek belki de en yalın dille yazmış. Ama yine de akademik dil, bir açıklama gereği hissettiriyor. Ben de sizlere, bölüm bölüm kitabı özetlemek ve neden, muhakkak kütüphanenizde olmalı, kısmını açıklayacağım. Başlayalım …
Kitap 5 bölümden oluşuyor. Kitabın en sevdiğim kısmı, Ebru hanım olurda, okurken terimlerde anlaşılmaz durumlar olur diye, en sonuna sözlük yapmış . Mesela, kitabı okuyorken, diskriminasyon kelimesine takılıyorsunuz. Hoop sözlüğe bakıyorsunuz arkadan ve cümleyi daha anlamlı hale getirmiş oluyorsunuz. Bir daha diskriminasyon neydi diye, onu anlatan bölümleri karıştırmanıza gerek kalmıyor yani.
1.Bölüm: Çocuklarımız neden zorlanıyor?
Bu bölümde Ebru hanım, “Değişen her yeni kuşakta, dikkat eksikliği, hiperaktivite, otizm gibi beyin kaynaklı sorunların hızla artması da, yine bugünlere denk gelmesi de tesadüf değil” diyerek günümüzün en büyük sorunları olan “kirlilikten” bahsediyor. Nedir bunlar derseniz; teknoloji, çevre, yiyecek, sağlık .. vb. Ben bunlara kirlilik diyerek özetliyorum. Bizi biz yapan parçaları bozan kirlilikler. Ebru hanım da tam olarak bunlara değinmiş. Bir şeyler bozuluyor, bu çocuklar kendi dünyalarına doğru çekiliyor, genetiğimiz oynanıyor, risk sayısı artıyor, komplo teorileri büyüyor…
- Beyin beden bütünlüğünü kabul etmeli; yani çocuk vücudunun zihnen de farkında olmalı.
- Epigenetiğimiz çevresel koşullara göre değişir. Ne kadar hareketsiz kalırsak, ne kadar beslenmez ise, beynimizi o kadar küçültüyoruz.
2.Bölüm : Neler yapabiliriz?
“İnsan beyni gelişebilir ve değişebilir” diyor Ebru hanım. Evet, çok doğru. Ne kadar çok zengin uyaran verirseniz, o kadar çok beyni geliştirmiş olursunuz. Bu bölümde Ebru hanım beyin yapısından bahsediyor. Ve en temel seviyede anlatıyor.
3 beyin modelini de anlatıyor. Yani bir modelde beyni anlamaz iseniz, diğerinde kesinlikle “hee” diyorsunuz.
Beynin loblarını, görevlerini ve sinir sistemlerinden bahsediyor kitapta. Ve çocuğun gelişim basamakları ile devam ediyor. Ve şöyle söylüyor:
“Bebeğin doğumdan itibaren başlayan beyin gelişimi, insan ömrü boyunca merdivenin basamaklarını tırmanmak gibidir. Bir sonraki basamağı çıkabilmek için, ondan önce var olan basamakları, her seferinde doğru ve yeterli bir şekilde tırmanmış olmamız gerekir. Bir önceki basamak, bizi bir sonrakine hazırlar ve doğru zaman geldiğinde ona tırmanabilmemizi sağlar.”
Yani demek istediği şu, 4. basamak tamamlanmadan 7. basamağa doğru bir şekilde tırmanamazsınız.
Kitapta bir öğrenme piramidinden bahsediyor. 6 yaşa kadar çocuk gelişimini özetleyen;
Bu piramitte yazan her kısım öğrenmenin bir parçası. Hepsinin düzgün şekilde, sistematik çalışmasını bekliyoruz.
Beyin gelişimini nasıl desteklerim?
- Genel sağlıklı olma hali
- Çevresel zenginlik
- Motivasyon
- Aktif katılım
- Yenilik ve farklılık
- Doğru oranda zorluk
- Beynin farklı alanlarını aynı oranda kullanma
- Hafıza
- Düzenli tekrar
- Sağlıklı bedensel çevre ve çevresel farkındalık: Duyu bütünleme
3.Bölüm : Duyu Bütünleme
“Duyular beynimizin besinidir, insan gelişiminin ilk ve en önemli basamağı sağlıklı duyu bütünleme sürecidir.”
Bu bölümde duyu bütünleme nedir, tam anlamı ile Ebru hanım anlatıyor. “Bedeni hakkında bilgi sahibi olmayan çocuğun beyni, çevresi ile doğru ilişki içine giremez” olarak devam ediyor.
4.Bölüm: Duyu Bütünleme Problemleri
“Beyin ve davranış ilişkileri teorisi ..”
Beynimizde tıpkı trafikte sıkışmış bir aracın istediği hedefe zamanında ve doğru bir şekilde ulaşamaması gibi, düşünebileceğiniz minimum nörolojik organizasyon sorunları oluşması problemine duyu bütünleme problemi diyebiliriz.
Kitapta duyusal eksikliğe bağlı olarak davranış problemlerini özetlemiş;
Birkaç sayfayı örnek olarak paylaşıyorum.
5.Bölüm: Duyu Bütünlemeyi Geliştirme Yöntemleri
Bu bölüm aslında en çok işinize yaracak bölüm. Çok fazla bilgi deryasında kaybolmak istemiyorsanız, direkt bu bölüme de bakabilirsiniz.
Ben şöyle bir iki kelime özetleyeceğim;
Yemek yeme problemleri;
- Yemekleri ellemesine keşfetmesine izin verin
- Beyaz desensiz tabak kullanın
- Farklı çeşitleri aynı tabağa koymayın
- Sevdiği yiyeceklerin içine azar azar yeni yiyecekler ekleyin
- Yemek yemeyi çocuğunuz ile aranızda büyük mesele haline getirmeyin
- Aralarda abur cubur vermeyin
- Hastayken çok yemek yedirmeyin
Uyku sorunları
- Gün içinde yeterince hareket etmeli
- Tenine hafif bir masaj yapın
- Uykudan önce sıcak bir duş aldırın
- Lastikli çarşaf kullanın, çarşaf kırışık olmasın
- Uyku rutininiz olsun
Kıyafet giyme sorunları:
- Çocuk giyeceği kıyafeti kendi seçsin
- Pamuk ve terletmeyen ürünleri seçin
- Kokusuz deterjan ve yumuşatıcılar kullanın
Banyo Yapma sorunları
- Sembolik oyunlara banyoyu da katın
- Gerekirse mayonuzu giyin, beraber duş alın
- Banyoda vakit geçirin, kısa tutmayın duş süresini
- Başına su dökülmesinden hoşlanmıyor ise, banyo şapkası alabilirsiniz.
- Su dökmeden önce haber verin
Isırma her şeyi ağzına sokma
- Sakız çiğnetin
- Elma havuz gibi meyve sebzeleri kemirtin
- Pipetle su içsin
- Üflemek
- Düdük çalmak
Ben sadece birkaç maddeyi yazdım. Daha fazlası kitapta anlatılıyor. “Duyu’lmak İstiyorum” kitabını özel gereksinimli çocuklar ile çalışan öğretmenler, terapistler ve ailelere muhakkak öneriyorum. Davranışa duyusal yönden bakmak ve daha derine inmek gerektiğini gösteriyor.
Sevgiler
Ece KILIÇ GÜNAY