Sanırım cevabı evet. Ama biz aileler için bu mücadele sadece Nisan ayına özgü değil. Bizi bizden başka anlayan yok, o yüzden bu mücadeleyi o kurumdan, bu kurumdan, şu siyasilerden beklemiyoruz, ben, biz yapıyoruz bu mücadeleyi.
En sonki yazımı paylaştıktan sonra çok değerli yorumlar yapıldı, yorumlarını paylaşan herkese tek tek teşekkür ediyorum.
Bu yorumlardan nacizane çıkardığım sonuçları şu şekilde özetlemek istiyorum.
- Farkındalık oluşturmak için görsel medyanın etkisi çok fazla halk üzerinde. Buna yönelik video içerikler, kısa film, film, tiyatro, dizi, belgesel gibi içerikler ülkemizde pek yok. Bu konuya önem verilmeli.
- Sosyal medyanın gücü küçümsenemez. Bu mecrada farkındalık oluşturan, bilgi paylaşımı yapan, deneyim paylaşımına yönelik hesaplar çok önemli. Çünkü direk insanların duygularına hitap ediyor.
- Birçok otizm dernekleri tarafından az veya çok çalışmalar yapılıyor. Fakat birlik beraberlik yeterince olmadığı için ve ailelerden yeterli destek gelmediği için çok küçük adımlarla ilerleniyor. Buradan ailelere çağrım: OTİZM DERNEKLERİNİN ÇALIŞMALARINI TAKİP EDELİM VE ELİMİZDEN GELDİĞİ KADAR DESTEK VERELİM.
- Ailelerin bilinçlenmesi, eğitilmesi en az çocuklarımızın eğitimi kadar önemli. İlk teşhis sonrası ailelerin danışabileceği, güvenilir bilgi kaynaklarına ihtiyaç var.
- Biraz basit düşünelim. Ben ne yapabilirim? Etrafımda farkında olmayanlara nasıl anlatabilirim? Otizmi duymayan okul öğretmenlerimize, sınıf arkadaşlarına, onların ailelerine nasıl çocuğumu anlatabilirim? Eminim yapabileceğimiz çok şeyler vardır.
Farkındalığın arttığı bir 2019 ve sonrası dileklerimle.
Saygılar.
Arif Kolaylık
Otizmli Dergisi Editörü